7 Mart 2009 Cumartesi

YABAN-YAKUP KADRİ KARAOSMANOĞLU





İLETİŞİM,2008


214 SAYFA


Kurtuluş Savaşı hala devam ederken,Çanakkale'de tek kolunu kaybetmiş bir gazi yaverinin peşine takılıp,Anadolu'nun bir köyüne yerleşir ve burada yaşadıklarını bir günlüğe yazar.Roman bu yazılardan oluşuyor.Günlüğü tutan kişi yabancı olduğu için köylüler ona "yabanın biri" diyorlar.Önceleri bu hayata alışmakta zorlanıyor çünkü köylülerden çok farklı özellikleri var.Dişini fırçalamasını,geceleri kitap okumasını garip karşılıyorlar.Sevdiği kız bile yabanın biri olduğu için önce onu reddediyor.Köylülere düşmana karşı birlik olmanın önemini ve M.Kemal'i anlatmaya çalışıyor ancak eleştirilere maruz kalıyor ve ona inanmıyorlar.Düşman köye geliyor ve kıyıma başlıyor ve o da sevdiği kızı köyde bırakıp,kaçmak zorunda kalıyor.


Kitapta zaman zaman devletin Anadolu'ya karşı tutumunu eleştiren bölümler de var.Aşağıda bu eleştirilerden bazı bölümler var(ben çok beğendim ve hak verdim):


"Zavallı köylü çocuğu!Sen iki üvey ananın yavrususun.Biri demin seni döven anandır,öbürü de seni hergün döven,doğduğundan beri hergün döven yurdundur.İkisinin acısı arasında böyle kavrulup gitmişsin."


"Kabahat kimin?Kabahat benimdir.Kabahat,ey bu satırları heyecanla okuyacak arkadaş;senindir.Sen ve ben onları,yüzyıllardan beri bu yalçın tabiatın göbeğinde,herkesten,herşeyden ve her türlü yaşamak zevkinden yoksun bir avuç kazazade halinde bırakmışız..."







2 yorum:

Su dedi ki...

çok güzeldir roman..

Garip çok gairp hatıralara uyandıırır bende.

Derinden dedi ki...

Köylülükle kentleşmenin çatıştığı bir roman. Bir kere kitabın ismi harika ve çok güzel yakışmış. Lise yıllarında bize dayatılan bir kitaptı. Ama bu kitabı şuan okuyunca ne kadar önyargılı olduğumu ve zorlamayla birşeyin hallolmayacağını anladım. Aydının kendini sorguladığı, geri kalmışlığı kendinde aradığı öz eleştiri yapılan bir roman.