CAN YAYINLARI,2008
157 sayfa
Yazarın okuduğum ilk kitabı.Bir dönem ortalık bu kitapla kasıp kavrulmuştu hatırlıyorum.O dönem nedense içimden gelmemişti okumak.Okumak bugüne kısmetmiş.
Kitap bir büyükannenin torununa yazdığı mektuplardan oluşuyor.Son günlerini tek başına geçirirken kendi hayatını sorgulayıp,kendi kendiyle bir hesaplaşma da diyebiliriz.Mektuplar postaya hiç verilmiyor.
KİTAPTAN:
"Kader kavramı yaşla gelen bir düşünce.İnsan gençken genellikle düşünülmez bu ve her olan şey kendi isteğinin ürünü gibi görünür.Kendini taş ardına taş dizip koşacağı yolu yapan bir işçi gibi görürsün.Yalnızca çok ileri vardığında fark edersin ki yol zaten örülüdür,bir başkası onu senin için çizmiştir ve sana orada yürümekten başka birşey düşmez.Bu genellikle kırk yaşına doğru yapılan bir keşiftir,o zaman olanları yalnızca senden kaynaklanmadığını sezmeye başlarsın"
"Bir insanı yargılamadan önce gökte üç ay eskiyinceye dek onun mokasenlerinde yürü"
Bence bir toruna bırakılabilecek en güzel şey böyle bir hayat hikayesi ve bu hikayeden çıkan bilgece sözler.
Yazarın tarzını çok beğendim.Kampanyadan tüm kitaplarını aldım ve okuyacağım.
6 yorum:
Harika bir kitap. İki kez okumuştum. Tekrar okuyabilirim. Sevgiler...
Evet Aysema haklısın gerçekten,O kadar çok bölümün altını çizdimki yanımdan ayırmıyor ve defalarca okuyorum ben de.
Okumadım ama okunacaklarımın listesinde. Bu yazarın son kitabı LUİSİTO'yu okudum. O da güzeldi. Tavsiye ederim. Teşekkürler paylaşımın için.
Bneimde merak ettiğim kitaplardan biri, okumak istiyorum. Teşekkürler Aslicim.
Susanna Tamaro kendi kendi içinde konuşan bir yazar. Felsefi yönü çok ağır basıyor. Bu kitapta onlardan birisi. O kadar çok altını çizdiğim satır vardı ki
Dalga Sesleri,
Ben de birçok yerin altını çizdim ancak bir kısmını buraya alabildim
Yorum Gönder