25 Kasım 2011 Cuma

YANILSAMALAR KİTABI-PAUL AUSTER

Yayınevi/yıl: Can/2011
Orijinal adı:The book of Illusions
Çeviri:İlknur Özdemir
Sayfa sayısı:324 sayfa

"Herkes onu ölü biliyordu" diye başlıyor Paul Auster'ın çarpıcı romanı.
David Zimmer Vermont'ta yaşayan bir edebiyat profesörüdür.Eşi ve çocuklarını bir uçak kazasında kaybettikten sonra yaşamı değişir.Sürekli içmeye ve evden çıkmadan televizyon izlemeye başlar.Hayatla bağları kopmuştur.Televizyonda sessiz film yıldızı Hector Mann'ın filmlerinden birine rastlar ve uzun zaman sonra ilk kez güler.Bu gülüş ona hala içinde yaşamak için bir istek olduğunu hatırlatır.Yaşama tutunması için bir amacı olmalıdır.Böylece uzun zamandır ortalarda olmayan Hector Mann'ın hayat hikayesini yazmaya karar verir. Farklı şehirlerdeki arşivlerde bulunan filmleri ezberleyene kadar izler, sonunda kitabını bitirir ve Hector Mann'ın eşi olduğunu iddia eden bir kadından onun yaşadığına ve kendisini görmek istediğine dair bir mektup alır.Önce inanmak istemez ancak bu mektup da hayatında yeni bir değişiklik yaratacaktır.Mektuba inanmaz ancak ziyaretine gelen Alma adlı kadın onu Hector'un yaşadığına inandırır ve Hector'u görmek üzere beraber yola çıkarlar.Yolda Alma'nın anlattıklarıyla farklı bir Hector Mann hikayesi çıkar karşımıza.Anlatılanlar onun esrarengiz bir şekilde ortadan kayboluşunu da açıklamaktadır.
Her olayla farklı bir kapı açılıyor ve yeni bir hikaye çıkıyor karşımıza.Sanki hikayeler labirenti gibi.Auster hikaye içinde hikaye geleneğini bu kitabında da bozmamış.Ayrıca sessiz filmlerin kahramanın gözünden anlatılması da ilginç olmuş.Sürükleyici ve çarpıcı bir kitap olmuş.
Bir adam hiçkimsenin haberi olmadan bir hayat yaşarsa,bu hayat gerçekten yaşanmış mıdır?
Yaşam,ölüm ve sanat üstüne yazılmış harika bir kitap.

13 Kasım 2011 Pazar

HASAN ALİ TOPTAŞ-GÖLGESİZLER






Yayınevi/yıl: İletişim/2011
Sayfa sayısı:232 sayfa










Elindeki makasın ucunu bir an için havaya dikip onuruma içilecek bir kadah gibi yavaşça kaldırarak , "Hoşgeldin beyim, " dedi berber.

İşte bu cümleyle başlıyor Hasan Ali Toptaş'ın büyüleyici romanı.Berber dükkanıyla, bilinmeyen bir köy arasında gidip gelen hikayede varoluş sorgulanıyor.Kim var kim yok?Hangimiz varız bu alemde?
Olaylar Berber Nuri'nin canı sıkıldığını söyleyerek kaybolmasıyla başlıyor.Sonra kayboluşların arkası geliyor.Köyün güzeller güzeli kızı Güvercin, Cennetin oğlu ve sonunda bu yokoluşlara çare bulmak için şehre giden muhtar.Her yokuluşda köy de yok olmaya varlığını sorgulamaya başlıyor.Anlatım harika.Kelimeri adeta beste yapar gibi arka arkaya sıralamış yazar.Dinlediğimiz melodi çok güzel.Satır aralarında ilginç ayrıntılar yakalayabilir dikkatli okuyucular

Hasan Ali Toptaş bir devlet memuru ve ilk kitabını kendi imkanlarıyla bastırmış ,daha sonra yazdığı birçok kitap ödül almış.Bu romanı da 1994 Yunus Nadi Roman Ödülü'nü almış.Kitap Ümit Ünal tarafından filme de çevrilmiş.Kitapları film olan yazarların film hakkındaki düşüncelerini merak etmişimdir hep.Yazarın kitabın filmi hakkındaki düşüncelerini buradan dinleyebilirsiniz.
Kitabı çok beğendim ve filmini de en kısa zamanda izlemek istiyorum.hasan Ali Toptaş kitaplarını okumak bir ayrıcalık gerçekten.

11 Kasım 2011 Cuma

KEHANET GECESİ-PAUL AUSTER



Yayınevi/yıl: Can / 2010
Orijinal adı: Oracle Night
Çeviri:İlknur Özdemir
Sayfa sayısı: 264 sayfa

Paul Auster okumayı seviyorum.Brooklyn Çılgınlıkları, Görünmeyen, Ay Sarayı kitaplarını daha önce zevkle okudum.
Kehanet Gecesi, başından ciddi bir hastalık geçmiş ve bu yüzden yazmaya bir süre ara vermiş Sidney Orr adlı yazarın hikayesi. Kahramanımız yazmaya tekrar başlamak için yeni açılan bir kırtasiye dükkanından Mavi bir Defter alır.Portekiz yapımı az bulunur bir defterdir bu.Orr'un eşinin yakın arkadaşı John da yazardır ve ona bir yazma fikri verir:bir tesadüf sonucu kafasına kalas düşüp ölmesine ramak kalmış bir adamın hikayesi.Böylece romanın içinde başka bir hikaye başlar.Bowen'ın hikayesi.Orr Mavi Defter'e Bowen'ın hikayesini yazdıkça yazar, bir noktadan sonra yazan kendisi değil de defterdir sanki.Bu hikayeye romanın dip notlarında anlatılan Orr'un kendi hikayesi de eklenince.Hikaye içinde hikayeler okursunuz.Auster kitaplarının bana göre değişmez özellikleri bu romanda da görülür:
-tesadüflerin önemi
- romanın yavaş başlayıp daha sonra hızlanması,
Auster sigara gibi bağımlılık yaratan bir yazar.Romanlarını okumak çok keyif veriyor bana.
Bu romanında bir yazarın yazma sürecini,ilham aldığı şeyleri de sorgulamış.Mavi bir defter, arkadaşından duyduğu bir söz
Kitabın sonunda çeviriyi yapan İlknur Özdemir'in yazarla yapmış olduğu bir röportaj da yer alıyor.Yazarın yaşadığı ev, aile yaşantısına ilişkin küçük ayrıntılar var röportajda.
Sırada yazarın okumadığım diğer kitapları var.






 

8 Kasım 2011 Salı

GÜNLERİN GETİRDİĞİ-ISABELLE ALLENDE





Yayınevi/yıl:Can/2011
Özgün adı:La suma de los dias
Çeviri:İnci Kut
Sayfa Sayısı:436 sayfa







Şili'li yazar Isabelle Allende'nin klanım dediği ailesinin hikayesi.Kızı Paula'nın ölümünden sonraki hayatını anlatmış yazar.Kızına mektup yazar gibi.Yazarın ailesinde gerçekten çok ilginç hikayeler var.Ayrıca kurgu yapmasına gerek yok.Hayatı başlı başına ilginç bir roman zaten.
Yazarın okuduğum ilk kitabı.Edebi açıdan güzel olduğunu söyleyemeyeceğim.Daha önceki kitaplarında anlattığı yaşam hikayesinin şimdilik son bölümü.okuması kolay,ilginç ve değişik bir kitap olmuş.Diğer kitaplarına da göz atma isteği uyandırdı bende.